Tarih: 11.11.2020 Yazar: Mertcan Seviğ Yorumlar: 0

Formula 1 tarihinin en başarılı takımı olan Ferrari; 2007 yılından beri sürücüler, 2008 yılından beriyse takımlar şampiyonluğuna hasret. Maranello ekibi geride bıraktığımız 10 yılda şampiyonluğa zaman zaman çok yaklaşsa da bir türlü mutlu sona ulaşamadı. Kırmızıların geçtiğimiz on yılda hayal kırıklığını zirvede yaşadığı o 4 ana tekrar göz atmak istedik…

I. Petrov’un arka kanadına takılan şampiyonluk

2008 sezonunda Felipe Massa’nın yaşadığı son tur draması, 2009 yılındaki Brawn GP’nin sürpriz şampiyonluktan sonra Fernando Alonso’yla anlaşan Ferrari, 2005 ve 2006 yıllarında Michael Schumacher’in önünde dünya şampiyonu olan yıldız ismin bu kez şampiyonluğu Maranello’ya getirmesini bekliyordu. Sebastian Vettel, Fernando Alonso, Mark Webber ve Lewis Hamilton dahil olmak üzere dört pilotun da şampiyonluk yarışına dahil olarak geldiği sezonun son yarışı Abu Dhabi GP başlarken, sıralamanın zirvesindeki isim İspanyol sürücüydü.

Yarışa pole pozisyonunda başlayan Sebastian Vettel ilk viraj sonrası liderliğini sürdürmüş, Alonso ise yavaş startın ardından Jenson Button’ın ardında dördüncü sıraya düşmüştü. Yarışın ilerleyen bölümlerinde ise Red Bull’un, Mark Webber’i erkenden pite alması yalnızca yarışın değil şampiyonanın da kaderini değiştirdi. İspanyol sürücünün puan açısından en büyük rakibinin Webber olması nedeniyle risk almak istemeyen Ferrari pit duvarı da sürücüsünü erkenden pite çağırdı ve bu hamleler iki pilotun da şampiyonluk umutlarını suya düşürdü. Trafiğe takılan ve yarışın büyük kısmında Renault pilotu Vitaly Petrov’u geçemeyen Alonso yedincilikle yetindi. Sezon içinde ilk kez sürücüler şampiyonasında zirveye çıkan yarışın galibi Sebastian Vettel ise İspanyol sürücünün dört puan önünde dünya şampiyonluğunu kazandı. Yarış sonrası İspanyol pilot benzer bir dramayı bir kez daha yaşayacağından habersiz, hayal kırıklığı içinde Ferrari kampına yürüyordu.

Ker Robertson/Getty Images Europe

II. Adres aynı, kader aynı

2012 sezonunun finali için Interlagos pistine gelindiğinde; son iki yılın şampiyonu Sebastian Vettel, Fernando Alonso’nun 13 puan önündeydi. Yarışa dördüncü sırada başlayan Red Bull’un Alman pilotu, ilk turda Bruno Senna’yla yaşadığı temas sonrası hem sonuncu sıraya kadar gerilemiş hem de aracı hasar almıştı. Yarışa yedinci sıradan başlayan Alonso ise ikinci tura gelindiğinde üçüncü sırayı almış ve Ferrari taraftarlarının şampiyonluk umutlarını yeşertmişti. Fakat Brezilya’nın değişken şartlarında koşulan yarış sonunda Vettel sekizinci sıraya kadar tırmanmayı başardı ve üçüncü kez üst üste dünya şampiyonluğunu ilan etti. Yarış sonunda İspanyol sürücünün hayal kırıklığı resmen yüzünden okunuyordu.

Alonso sezon sonuna kadar deyim yerindeyse sırtında taşıdığı Ferrari F2012’si ile şampiyonluk mücadelesini son ana kadar götürmüş, fakat tekrardan ikinciliğe razı olmuştu. Sezon sonunda 122 puan toplayan, dört sezon önce yine Brezilya’da şampiyonluğu son turda kaybeden takım arkadaşı Felipe Massa’ya ise 156 puan fark atmıştı. Kırmızı tulum altındaki üçüncü sezonunda ikinci şampiyonluğu son yarışta kaçıran İspanyol pilot için işler gelecekte de umduğu gibi gitmeyecek, şampiyonluk mücadelesinden uzak geçen iki sezonun ardından büyük umutlarla geldiği Ferrari’den şampiyonluk kazanamadan ayrılacaktı. Ferrari-Alonso ilişkisini anlatmak için sözü sanırım Müslüm Gürses’e bırakmak doğru olacaktır. “Nasıl başlamıştık bak nasıl bitti, en güzel duygular silindi gitti”

Yarış sonunda Alonso kameralara bugün bile hafızalarda tazeliğini koruyan bu pozu veriyordu.


III. Singapur sokaklarında kaybolan umutlar

2017 yılına gelindiğinde ise işler değişmişti. Dört yıl boyunca Red Bull’la şampiyonluklara ambargo koyan Sebastian Vettel bu kez Ferrari koltuğunda yarışıyordu. Galibiyetsiz geçen 2016 sezonu sonrası takımı Alman sürücüye daha güçlü bir araç vermiş ve sezonun ilk yarışından itibaren şampiyonluk favorilerinden biri olduğunu göstermişti. Sezonun 14. yarışı için Singapur’a gelindiğinde Vettel favori olduğu piste şampiyonluk yolundaki baş rakibi Lewis Hamilton’ın sadece üç puan gerisinde çıktı.

Yarış gününde beklentiler ilk sıradan start alacak Alman pilotun geçişin zor olduğu pistte galibiyete uzanarak kalan altı yarışa şampiyona lideri olarak girmesi yönündeydi. Fakat startta yaşanan olaylar her şeyi değiştirdi. Hala kimin hatası olduğu konusunda tartışmaları süren Vettel, Raikkonen ve Verstappen’in kazası sonucu iki sürücü ilk virajın sonunda, Vettel ise ağır hasarlı aracıyla ilk turda duvara temas edip aracın burnunu kaybettikten sonra yarış dışı kaldı. Kaostan beslenmesiyle nam salan Lewis Hamilton ise ayağına kadar gelen fırsatı geri tepmeyerek liderliğe oturdu ve damalı bayrağı da ilk sırada görerek rakibiyle puan farkını 28’e çıkardı. Britanyalı sürücü böylece Ferrari taraftarlarının travma hafızasına eklenen yeni karenin son dokunuşunu yapmış oldu. Sezonun geri kalan kısmında zorlanmayan Lewis Hamilton dördüncü dünya şampiyonluğunu kazanmış oldu.

Yarışın ilk turunda yaşananlar en pesimist Ferrari taraftarlarının dahi aklına gelmeyecek türdendi. (autosport.com)

IV. Eve dönüş sendromu

2018 Almanya GP’si ise üzerinden iki yıldan fazla süre geçmiş olmasına rağmen Ferrari ve Vettel taraftarlarının hafızasında kötü bir anı olarak tazeliğini koruyor. Cumartesi günü sıralama turlarında İtalyan ekibi için her şey yolunda gitmişti. Hamilton ilk sıralama seansı sonunda yaşadığı arızayla sıralamalara erken veda ederken, şampiyona lideri Vettel evinde pole pozisyonunu almıştı. Alman pilot bu sayede Ferrari telsizinden sevinç nidaları yükselmesini sağlamıştı. Pazar günü yarışı lider götüren Vettel’in 51. turun son sektöründe ekrana düşen duvara toslamış bir şekilde direksiyonunu yumrukladığı görüntü Ferrari’nin 11 yıllık makus talihini değiştiremeyeceğinin habercisiydi adeta. Duvara toslayan sadece Vettel’in SF71H’i değil, şampiyonluk umutları ve belki de Ferrari kariyeriydi. Günün sonunda 14. sıradan başladığı yarışı kazanan Hamilton şampiyona liderliğini aldı ve sezon boyunca rakibinin öne geçmesine fırsat vermeyerek Ferrari’nin şampiyonluk hasretini bir yıl daha uzattı.

Kaza sonrası Sebastian Vettel hayal kırıklığını gizleyemiyordu. (automoto.it)

2020 yılı itibariyle Ferrari ile son sezonunu yaşayan Sebastian Vettel, sezonun son bölümüne girilirken henüz takım arkadaşı genç Charles Leclerc’e bile kafa tutacak bir performans sergileyebilmiş değil. Alman pilot bugünlerde önümüzdeki yıl giyeceği yeşil tulum içerisinde başarı hayalleri kuruyor. Öte yandan 2021 yılında genç pilotlarıyla sahne alacak Ferrari’nin gerçek bir şampiyonluk adayı olamayacağını öngörmek zor değil. Esas zor olan, Maranello’da uzun süredir esen hasret rüzgarlarına hangi ismin son vereceğini öngörmek.

Bir Cevap Yazın