Tarih: 26.08.2020 Yazar: Berkhan Günaydın Yorumlar: 1

Beklenenden geç oldu, ama her sene büyük bir merakla beklenen Fransa Bisiklet Turu’nun başlamasına sayılı günler kaldı. Haziran sonunda başlaması gereken yılın en güzel üç haftası, pandemi sebebiyle iki aylık bir gecikmeyle başlıyor. Hem etap profilindeki 1, hem de pelotondaki 2 değişimlerle beraber son yılların öngörülmesi en zor turlarından birisi olacağını şimdiden söyleyebiliriz…

Etap profili

2020 edisyonunda, Fransa Turu (yazının bundan sonraki bölümlerinde zaman zaman “tur” olarak kullanılacak) tarihinde eşine ender rastlanılacak bir etap profiliyle karşı karşıyayız. Daha önce hiç koşulmamış tırmanışlar, geçmiş yıllara oranla daha az zamana karşı3 ve sprint etaplarının4 olması ve henüz ilk haftadan zorlu etapların bulunması, bu seneki edisyonu öncekilerden farklı kılıyor.

Nice şehrinden start alacak yarış, önceki edisyonlara kıyasla çok daha zorlu bir ilk hafta vadediyor. İlk haftada görmeye alıştığımız sprint etapları bu sene daha az sayıda olacak. Henüz ikinci etapta iki tane birinci, bir tane ikinci kategoride tırmanışa5 tanıklık edeceğiz. Dördüncü etap ise zirve finişiyle6 bitiyor ki, bu tip bir etabın yarışın ilk günlerinde, henüz tur Alplere ve Pirenelere gelmeden koşulacak olması turda görmeye alışkın olduğumuz bir durum değil. İlk haftadan bu tip etapların bulunması, genel klasmancıların7 form durumlarını görmek açısından ilgi çekici olacaktır. Yarışın Nice’de başlayacak olması, şehrin ve çevresinin coğrafi yapısı sebebiyle izleyicilere farklı bir ilk hafta sunuyor olacak. Sprinterleri çok zor bir üç hafta beklediğini şimdiden söyleyebiliriz.

2020 edisyonunun öncekilerden esas farkı ise, hem zamana karşı etap sayısına hem de tırmanış etaplarına8 bakıldığında anlaşılabilir. Son yıllarda en az iki adet zamana karşı etabı görmeye alışkın olduğumuz Fransa Turu’nda bu sene sadece bir adet bireysel zamana karşı etabı bulunuyor ve bu etap da yarışın yirminci, yani sondan bir önceki etabı olarak koşulacak.9 En son 2014 edisyonunda tek zamana karşı etabı izlemiştik ve genel klasman galibi Vincenzo Nibali olmuştu. Bu sene yarışın kaderi zamana karşı etaplarda değil, dağlarda belirlenecek gibi görünüyor; fakat zamana karşı etabının son rekabetçi etap olacağını düşündüğümüzde10, bisikletçilerin dağlarda birbirlerine üstünlük kuramadığı bir durumda, dananın kuyruğunun koptuğu etap yine bir zamana karşı etabı olacak. 

Bu seneki turun öncekilerden bir diğer farkı da tırmanış etaplarının farklılığı. Daha önce hiç koşulmamış tırmanış etaplarının yarışa eklenmesi, yarışın öngörülemez olma ihtimalini daha da güçlendiriyor. Diğer taraftan, Alpe d’Huez, Mont Ventoux, Col du Tourmalet, Col du Galibier ve Col d’Aubisque gibi ikonik tırmanışların hiçbiri bu seneki yarışa dahil edilmedi. İlk kez 2012 yılında kullanıldıktan sonra bu sene beşinci kez kullanılacak olan La Planche des Belles Filles tırmanışı ise yarıştaki tek zamana karşı etabın finişini oluşturacak. Tırmanışla biten bir zamana karşı etabında, tırmanışçıların mı yoksa zamana karşısı daha kuvvetli olan bisikletçilerin mi avantajlı olacağını göreceğiz.

Yarış Pireneler’e ve Alpler’e gittiğinde, yine çok sayıda birinci kategori ve kategori dışı tırmanıştan oluşan yüksek irtifaya sahip tırmanış etapları dikkat çekiyor. Pireneler ve Alpler’de yarışın gidişatını etkileyebilecek etaplar ise şu şekilde:

8. Etap: Cazeres-Sur-Garonne – Loudenvielle

İki adet birinci kategori, bir adet kategori dışı tırmanışın bulunduğu etap, Loudenvielle’e doğru müthiş bir inişle sonlanacak.

15. Etap: Lyon – Grand Colombier

İlk 98 km’si nispeten düz olan etap, onu takip eden yaklaşık 75 km’de ise iki adet birinci kategori tırmanış barındırıyor. Son 18 km’deki Grand Colombier zirvesi ise ikinci dinlenme günü öncesi tam bir bölüm sonu canavarı olacak. Ortalama %7,1 eğime11 sahip bu kategori dışı zirve finişi, eğimin yer yer %10’un üzerine çıktığı bölümleriyle dikkat çekiyor.

17. Etap: Grenoble – Col de la Loze

2020 Fransa Turu’nun kraliçe etabı olarak adlandırabileceğimiz 17. etapta bisikletçileri iki adet kategori dışı tırmanış bekliyor. İlk tırmanış olan Col de la Madeleine 17,1 km uzunluğunda ve %8,4 eğime sahip. Fransa Turu tarihinde ilk kez bir finişe ev sahipliği yapacak olan Col de la Loze ise 21,5 km uzunluğunda ve ortalama %7,8 eğime sahip, ancak son beş kilometrede ortalama eğim %10’un üzerinde seyrediyor.

20. Etap: La Planche des Belles Filles

2020 Fransa Turu’nun tek zamana karşı etabı olan La Planche des Belles Filles, son yıllarda hep unutulmaz finişlere sahne olmuş; ancak hiç zamana karşı etabına ev sahipliği yapmamıştı. Kısa fakat son derece zorlu bir tırmanış olan La Planche des Belles Filles, 5,9 km uzunluğunda ve %8,5 ortalama eğime sahip. Tırmanışın belli bölümlerinde %10’un üzerine çıkan eğim, son metrelerde %20’ye kadar ulaşıyor.

Çift kutuplu peloton

Son yıllarda Team Sky (2019’da değişen ismiyle Team Ineos) hakimiyetine tanık olduğumuz pelotona bu sene bir süper güç daha eklendi: Team Jumbo Visma. Bu iki süper takımdan hangisinin pelotonu kontrol edeceği şimdiden merakla bekleniyor.

TEAM INEOS

2019 yılının şampiyonu Kolombiyalı Egan Bernal’in takımı Team Ineos, Fransa Turu henüz başlamadan en çok konuşulan ekip oldu bile. İngiliz takımının genel menajeri Dave Brailsford, “üç büyük tur12, üç lider” mottosuyla açıkladığı takım listesine, turu daha önce dört kez kazanan Chris Froome ve 2018 şampiyonu Gerraint Thomas’ı almadıklarını açıkladı. Thomas, İtalya Turu Giro’da, Froome ise İspanya turu La Vuelta’da takıma liderlik edecek. Her zaman spora rasyonel bakan bir takım olan Ineos, bu kararında da duygusallığa yer olmadığını gösterdi. Eski şampiyonlar Froome ve Thomas açıkçası bu sezon hiç formda görünmüyorlardı ve bu durum, takımın aldığı kararı anlaşılabilir hale getiriyor. 2012 Tour de France şampiyonu ve eski bir Team Sky üyesi Sir Bradley Wiggins, bu kararın ardından Ineos’un artık “İngiliz takımı” hüviyetinden çıktığını ve tam anlamıyla kazanmaya odaklandığını söyledi:

Artık İngiliz takımı olma misyonunu geride bıraktılar ve kazanmaya ihtiyacı olan uluslararası bir takım haline geldiler. Bu misyonu başarıyla yerine getirdiler ve şimdi hedef tanımı ve tüm plan değişti. Sanırım bunun olması gerekiyordu

2020 takımını tamamen son şampiyon Egan Bernal etrafında kurmaya karar veren ekip, iki şampiyon sporcusu olmasa da, yine çok güçlü bir sekizliyle Tour de France’ın en iddialı iki ekibinden bir tanesi olacak. Özellikle yüksek irtifada Bernal’e domestiklik yapabilecek Andrey Amador, Jonathan Castroviejo ve 2019 Giro d’Italia şampiyonu Richard Carapaz’ın takıma dahil edilmesi; bunların yanında Michal Kwiatkowski, Pavel Sivakov, Dylan van Baarle ve Luke Rowe gibi her zaman güvenebilecekleri süper domestikler13, Ineos’u öne çıkarıyor.

Team Ineos’un bu yarıştaki en büyük avantajı takım içi hiyerarşisinin yine son derece net olması ve kanıtlanmış başarıları olacak. Ne de olsa son on Fransa Turu’nda dört farklı bisikletçiyle yedi şampiyonlukları bulunuyor. Bununla beraber, ne kadar formsuz görünürlerse görünsünler, Froome ve Thomas gibi iki şampiyonun takıma alınmaması, oluşabilecek negatif bir sonuçta Brailsford’un başını oldukça fazla ağrıtacak. Ineos takımıyla ilgili merak edilen bir diğer konu ise, 16 Ağustos’ta biten Criterium du Dauphine’den14 sırt ağrıları sebebiyle çekilen takım lideri Egan Bernal’in tam olarak sağlığına kavuşup kavuşmadığı. Brailsford, Bernal’i tek lider olarak konumlandırarak bu konuda büyük bir endişesi olmadığını gösteriyor; ancak 2014’te Froome’un yaşadığı gibi bir şanssızlık yaşadıkları takdirde B planlarının ne olacağı belirsizliğini koruyor.

Egan Bernal ve Dave Brailsford, Bernal’in 2019 Fransa Turu şampiyonluğunu kutluyor (Fotoğraf: The Guardian)
TEAM JUMBO VISMA

Jumbo Visma takımı geçtiğimiz sene 2018 İtalya Turu Şampiyonu Hollandalı Tom Dumoulin’i takıma kattığını açıkladığında, tüm bisiklet meraklıları 2020 yılında nihayet Team Ineos ile rekabet edebilecek bir takım oluştuğunun farkındaydılar. Bisiklet sezonunu pandemi sebebiyle yeni açmış olsak da, Tour de France’ın en önemli hazırlık yarışı olan Criterium du Dauphine’de Jumbo Visma takımı bu beklentileri karşılayabileceğini gösterdi. Kazalar ve sakatlıklar sebebiyle genel klasmanı kazanamamış olsalar da, yarışı baştan sona domine etmeyi başardılar ve beş etabın üçünü kazandılar. Daha da önemlisi, her zaman pelotonun en önünde yarışı kontrol ederken görmeye alıştığımız Team Ineos’tan bu bayrağı devralmış görünüyorlardı.

Jumbo Visma takımının kadrosu da en az Ineos takımınınki kadar etkileyici. Geçen sezonun İspanya Turu şampiyonu ve İtalya Turu üçüncüsü Sloven Primoz Roglic, bu sene Fransa Turu şampiyonluğunu hedefleyecek. Roglic’in en büyük yardımcısının ise Tom Dumoulin olması bekleniyor. Dumoulin, en az Roglic kadar başarılı bir genel klasmancı ve Roglic’in liderliğini kabul edip etmeyeceği kafalarda soru işareti oluşturuyordu. Dauphine’de, ikilinin uyumu oldukça iyi gözüktü. Roglic’in yaşayacağı olası bir şanssızlıkta, Jumbo Visma’nın B planı hazır ve adı Tom Dumoulin olacak.

Jumbo Visma adına en büyük şanssızlık, hiç kuşkusuz, Dauphine’de yaptığı kaza sonrası omzu çıkan ve yarışı bırakmak zorunda kalan Steven Kruijswijk’ın Fransa Turu’na bu sakatlığı sebebiyle katılamayacak olması. 2019’un tur üçüncüsü Kruijswijk’ın, Dumoulin ile beraber yarışta Roglic’in en büyük yardımcısı olması bekleniyordu. Roglic’e domestiklik yapabilecek bir diğer isim Laurens de Plus de yine sakatlığı sebebiyle turda olmayacak.

Bu eksiklere rağmen, Tom Dumoulin’in yanında, George Bennett, Robert Gesink, Sepp Kuss ve Wout van Aert gibi süper domestikleri ile Roglic yarışın en büyük iki favorisinden biri olacak. Burada, Sepp Kuss’a ve özellikle Wout van Aert’e özel bir parantez açmak gerekiyor. ABD’li domestik Kuss, Dauphine’de çok formda gözüktü ve takım lideri yarıştan çekilince son etabı kazanarak bu formunu adeta perçinledi. Jumbo Visma takımının pelotonu kontrol etmesinde Sepp Kuss’un rolü çok önemliydi ve etapların son metrelerine kadar takım liderlerine yardımcı olmayı başardı. Hollandalı harika çocuk Wout van Aert ise rüya gibi bir sezon geçiriyor. Son yıllarda gördüğümüz en çok yönlü bisikletçilerden biri olan van Aert, bu sezon hem Strade Bianche15 hem de Milano-San Remo’yu16 kazandı ve bunların ardından Dauphine’den de bir etap galibiyetiyle ayrıldı. Hem yokuşlarda takımına destek olabilecek, hem de sprintlerde etap galibiyeti kovalayabilecek bir süper yetenek o. 2019 Tour de France’ın onuncu etabını Elia Viviani ve Caleb Ewan gibi iki saf sprinterin önünde kazanmayı başarmıştı.

Roglic’in form durumunun iyi olduğu her durumda Jumbo Visma teknik ekibinin işi kolay olacak. Aksi bir durumda ise herkesi mutlu edecek bir karar verip veremeyecekleri, takımın geleceği konusunda aydınlatıcı olabilir. Her ne kadar uyumlu gözükseler de hem Roglic hem de Dumoulin büyük tur şampiyonlukları olan bisikletçiler ve bir noktada ego savaşlarının devreye girme ihtimali hala mevcut. Jumbo Visma’nın bir diğer dezavantajı da bu sene sadece bir adet zamana karşı etabının olması ve takım zamana karşı etabının olmaması. Geçen sene takım zamana karşı etabını kazanan ekip için bu sene böyle bir etabın bulunmayışı, hele ki Tom Dumoulin gibi bir zamana karşı uzmanı daha takıma eklenmişken, önemli bir dezavantaj olabilir.

Primoz Roglic Tour de l’Ain’de son etabı kazanarak genel klasman birinciliğine ulaştı. (Fotoğraf: Team Jumbo Visma)
GROUPAMA-FDJ

Fransız ekibi Groupama-FDJ, bir Fransa Turu’na daha umutlu geliyor. Sonuçta Thibaut Pinot gibi süper bir tırmanışçınız varsa her zaman umutlu olmaya da hakkınız vardır. Groupama-FDJ, bu sene yine adeta Team Thibaut Pinot şeklinde takımı oluşturmuş durumda.

Pinot, 2019 Fransa Turu’nda gösterdiği performansla sadece Fransızların değil, tüm bisiklet meraklılarının desteğini arkasına almıştı. Tourmalet zirvesinde sonlanan 14’üncü etabı görkemli şekilde kazandığında, Fransızlar 1985 yılından beri ilk şampiyonluklarını elde edebilecekleri konusunda umutlanmışlardı17. Pinot’nun dramatik şekilde 19’uncu etapta sakatlığı sebebiyle yarışı bırakması, sadece Fransızları değil tüm bisiklet severleri büyük hayal kırıklığına uğrattı.

Aslında 2019 edisyonu, Pinot’nun tamamlayamadığı tek Fransa Turu değil, hatta bitiremedikleri, bitirebildiklerinden daha fazla. Kariyerinde yedi kez Tour de France’a katılan Fransız bisikletçi, sadece üç kez yarış tamamlayabildi. Bu sene de dayanıklılığı, kaderini belirleyecek gibi görünüyor. Fransız yıldız, Criterium du Dauphine’de formda gözükse de, beş günlük bir yarışla üç haftalık bir yarış arasında dağlar kadar fark var.

FDJ takımı Pinot’nun yanına imkanları el verdiğince iyi bir ekip yerleştirmeyi başarmış görünüyor. Rudy Molard, Valentin Madouas ve Sebastian Reichenbach kompetan domestikler. Pinot’nun en büyük yardımcısı ise 2019’da olduğu gibi yine genç takım arkadaşı David Gaudu olacak. Gaudu dışındaki isimlerin Pinot’ya tırmanışlarda hangi noktaya kadar yardımcı olabilecekleri FDJ takımı için en belirleyici faktör olacak.

FDJ takımının tabii ki Ineos veya Jumbo Visma kadar geniş kaynaklara sahip olmadığı ortada. Bu gerçek, onların genel klasman galibiyeti için bir adım geride konumlandırılması gerektiğini gösteriyor. Takımın ne durumda olacağını göreceğiz, ancak Fransa Ulusal Şampiyonasında sportif direktör Marc Madiot yine formda olduğunu gösterdi.

BORA-HANSGROHE

Alman ekibi Bora-Hansgrohe, 2019 Fransa Turu dördüncüsü Emmanuel Buchmann önderliğinde sürpriz bir zafer kovalayacak. Bu seneki Criterium du Dauphine’de kaza yapan isimlerden biri de Buchmann’dı. Yarışı iyi götüren Alman bisikletçi, kötü bir kaza yaptı ve Bora-Hansgrohe ekibi onun yarış başlarken sağlıklı olmasını umuyor.

Buchmann’dan gelecek olası bir kötü haberde, Bora-Hansgrohe umutlarını Max Schachmann’a bağlayacak. Pandemiden önce koşulan son yarış olan bir haftalık Paris-Nice’de genel klasman galibiyeti elde eden 26 yaşındaki Alman sporcunun, pandemi dönüşü performansını koruyup koruyamayacağı merak konusu.

Bu iki isme yardımcı olacak isimler, bu seneki Dauphine’de harika bir performans sergileyen ve bir de etap kazanan Lennard Kamna, Felix Grossschartner, Gregor Mühlberger ve tecrübeli yol kaptanı Daniel Oss olacak.

Peter Sagan’dan bahsetmeden tabii ki Bora-Hansgrohe’yi bitirmek olmaz. Slovak süper yıldız, bu sene sekizinci yeşil mayosunu18 kazanarak rekorunu geliştirme peşinde. Turda toplam 12 etap galibiyeti olan Sagan, bu sezon eski formundan uzak gözükse de, sprint etaplarında onu izlemek her zaman büyük bir keyif. 

DECEUNINCK-QUICKSTEP

Tek günlük klasiklerin ve anıtsal yarışların Belçikalı süper takımı, geçen seneye kadar hiçbir büyük turda genel klasman için rekabetçi olmamıştı. Aslında, geçen seneki performansı büyük ihtimalle onlar da beklemiyordu; ancak 2019’un yıldızı Julian Alaphilippe tura öyle bir form durumuyla geldi ve dağlarda öyle büyük bir mücadele ortaya koydu ki, son günlere kadar sarı mayoyu19 elinde tutmayı başardı. Bu sezon, Julian Alaphilippe geçen seneye kıyasla form durumu olarak bir adım geriye gitmiş görünüyor ve etap profilini de göz önünde bulunduracak olursak geçen sezona göre işi çok daha zor olacak.

Belçika ekibi, kadrosunu hiçbir zaman büyük turları düşünerek oluşturmadı ve bu sene de durum farklı değil. Ekip, yine etap zaferleri kovalayacak ve bunu yapabilecek bisikletçilere fazlasıyla sahipler. Sam Bennett tüm sprint etaplarında rekabetçi olacaktır. Ayrıca Kasper Asgreen, Bob Jungels, Zdenek Stybar ve tabii ki Julian Alaphilippe etap kazanabilecek potansiyelde isimler. Özellikle yarışın Batı Fransa kıyılarına taşınacağı 10. ve 11. etaplarda Deceuninck-Quickstep hem pelotona liderlik edecek hem de en büyük etap favorisi olacak. Bu tip düz ve rüzgar etkisinin hissedilebileceği etaplarda, Belçika ekibi pelotonun açık ara en iyisi.

Julian Alaphilippe, geçen seneki Fransa Turu’nda 3. etapta sırtına geçirdiği sarı mayoyu 19. etaba kadar korumayı başarmıştı (Fotoğraf: Jeff Pachoud/AFP/Getty Images)
EF PRO CYCLING

ABD ekibi bir kez daha tecrübeli Kolombiyalı bisikletçi Rigoberto Uran önderliğinde Fransa Turu’na geldiğini düşünüyordu; ancak Uran’ın genç vatandaşı Daniel Martinez’in Criterium du Dauphine’de elde ettiği sürpriz genel klasman şampiyonluğu sonrası takım içi dengelerin nasıl değişeceği merak konusu. Favoriler kazalar sebebiyle Dauphine’den birer birer çekilse de, Martinez’in istikrarlı performansını göz ardı etmek haksızlık olur. Martinez’in bu başarısına rağmen, 2017 Fransa Turu ikincisi Uran formda olduğu sürece yine bu takımın lideri olacaktır.

Daniel Martinez dışında, yine genç Kolombiyalı Sergio Higuita ve tecrübeli ABD’li Tejay van Garderen yokuşlarda Uran’a destek vermeye çalışacak. Ayrıca Jens Keukeleire ile sprint etaplarında galibiyet kovalamaları da beklenebilir.

ARKEA-SAMSIC

Arkea-Samsic ekibi bu sezon Nairo Quintana önderliğinde oldukça ilginç bir takım oluşturdu. Quintana, Movistar’da geçirdiği zaman zaman başarılı, zaman zaman hayal kırıklıklarıyla dolu yarışların ardından tamamen kendi etrafında şekillendirilen Fransız ekibine transfer oldu ve şu ana kadar da takımda oldukça mutlu görünüyor. Fransa Turu’nda çoğunlukla beklentileri karşılayamasa da; Quintana’nın İtalya ve İspanya turlarını birer kez kazanmış, Fransa Turu’nda da üç kez podyum görmüş büyük bir şampiyon olduğunu unutmamak gerekiyor.

Son podyumunu 2017 İtalya Turu’nda gören Kolombiyalı genel klasmancının yanına, Arkea-Samsic oldukça sağlam bir kadro kurdu. Vatandaşı Winner Anacona’nın yanında, Diego Rosa ve Warren Barguil de son derece tecrübeli yokuşçular. Özellikle Warren Barguil, 2017 Fransa Turu’nda hem iki dağlık etap zaferi elde etmiş, hem de polka dot (kırmızı puantiyeli) mayoyu20 sırtına geçirmişti.

Genel klasmanda gerçekçi bir iddiası olmasa da, Quintana’yı yüksek irtifada izlemek her zaman büyük bir zevk (Fotoğraf: Getty Images)
UAE TEAM EMIRATES

Birleşik Arap Emirlikleri ekibi Emirates, az da olsa, sürpriz yapma potansiyeline sahip bir diğer takım. 21 yaşındaki Sloven yıldız adayı Tadej Pogacar ve eski bir İspanya Turu şampiyonu İtalyan Fabio Aru ile genel klasmanı zorlamaya çalışacaklar.

Tadej Pogacar, geçtiğimiz sene İspanya Turu’nda üç etap galibiyeti elde etmiş ve genel klasmanı da üçüncü sırada bitirerek dikkatleri üzerine çekmişti. Geçtiğimiz bir sene boyunca benzer performanslar ortaya koyamasa da, çok yüksek bir potansiyeli olduğu ortada. Fransa Turu’na ilk kez katılacak olan genç bisikletçi, Fabio Aru ile birlikte takım liderliğini üstlenecek; ancak beklentiler arttığında nasıl bir performans göstereceği belirsizliğini koruyor.

Diğer taraftan, Pogacar’a çok benzer bir kariyer başlangıcı yapan Fabio Aru, 2015’te henüz 25 yaşındayken kazandığı İspanya Turu sonrasında maalesef dişe dokunur hiçbir başarı elde edemedi. Açıkçası, bu sene de yapabileceği en iyi iş Pogacar’a dağlarda yardım etmek olacaktır; ancak bunu yapmaya gönüllü olup olmadığı Emirates takımı için belirsiz bir başka konu.

David de la Cruz, Davide Formolo ve Jan Polanc, dağlarda bu iki isme yardımcı olmaya çalışacak. Bu isimlerin yanı sıra takım, tecrübeli sprinter Alexander Kristoff ile etap galibiyeti için mücadele verecek.

Etap galibiyeti ve genel klasman ilk 10 adayları

Caleb Ewan (Lotto Soudal)

Pelotonun en iyi saf sprinterlerinden21 biri olan Avustralyalı bisikletçi, geçtiğimiz sene turda üç etap galibiyeti elde etmeyi başarmıştı. Ewan’ın rakiplerine göre en önemli avantajı, takımının neredeyse tamamen sprintlerde ona yardımcı olabilecek isimlerden kurulmuş olması.

Caleb Ewan yine sprint etaplarının en büyük favorilerinden biri olacak (Fotoğraf: Getty Images Sport)
Mikel Landa (Bahrain-McLaren)

Eski bir Team Sky ve Movistar sporcusu olan Landa, bu sezon Bahrain-McLaren takımının lideri olarak turda boy gösterecek. Dağlık etaplarda zaman zaman yine izleyicilere heyecan vermesi beklenen İspanyol bisikletçinin en büyük zaafı istikrarsızlığı. Bir etapta müthiş bir atak yaptığını görürken, ertesi gün favoriler grubuyla22 kalmakta zorlanması sürpriz olmayacaktır.

Romain Bardet (AG2R-La Mondiale)

Thibaut Pinot ile beraber bir zamanlar Fransızların yeni umudu olarak lanse edilen Bardet, 2015-2017 arası Fransa Turu’nda üç etap kazanıp, iki kez podyuma çıksa da, 2017’den sonra maalesef kariyeri serbest düşüşe geçti. 2019’da polka dot mayoyu kazanarak en azından yeniden kafasını suyun üzerine çıkaran Bardet’nin, bu sene de etap galibiyeti ve polka dot mayoyu kazanmanın ötesinde bir başarı göstermesi zor görünüyor.

Alejandro Valverde ve Enric Mas (Movistar)

Tüm profesyonel kariyerini Movistar’da (2011’den önceki ismiyle Caisse d’Epargne) geçiren 40 yaşındaki İspanyol yaşayan efsane Alejandro Valverde, her sene “artık son Fransa Turu’nu koşuyor” diyenlere nazire yaparcasına bu sene de takımıyla beraber turda boy gösterecek. Artık takımın neredeyse sahibi gibi olan Valverde; Quintana ve Landa’nın takımdan ayrılmasıyla liderliğini çok daha rahat kabul ettirebileceği takım arkadaşlarına sahip oldu. Takımın genel klasman umudu Enric Mas’ın iddiasının kalmadığı bir ortamda, Valverde’nin etap galibiyeti için ona domestiklik yaptırması sürpriz olmayacaktır. Mas, Deceuninck-Quickstep’ten ayrılarak Movistar’a geçmekle mantıklı bir karar vermiş olsa da, takım liderliğini almak için hala Valverde’nin sporu bırakmasını beklemek zorunda.

Richie Porte ve Bauke Mollema (Trek-Segafredo)

Bir zamanlar genel klasman iddiasıyla tura gelen Avustralyalı Porte ve Hollandalı Mollema, artık kariyerlerinin sonuna yaklaştılar ve genel klasmanla ilgili herhangi bir iddiaları bulunmuyor. Bauke Mollema, geç de olsa genel klasmancı kimliğinden kurtulup bir klasikçi olarak kendini konumlandırdığından beri başarılı sonuçlar alıyor (geçtiğimiz sezon Il Lombardia’yı kazanmış, katıldığı diğer klasiklerde de rekabetçi yarışlar çıkarmıştı). Bu seneki turda da kendisine uygun etapları hedefleyip onların peşinden koşacaktır. Diğer tarafta Richie Porte, Team Sky’daki domestiklik rolünden ayrıldığından beri bir genel klasmancı olarak beklentileri ne yazık ki karşılayamadı ve artık 35 yaşına geldi. Bu sene Fransa Turu’nda belki de son dansına çıkacak olan Porte’u en azından bir etap galibiyeti alırken görmek güzel olacaktır.

Adam Yates (Mitchelton-Scott)

Bir sezon daha Adam Yates’i Fransa, ikiz kardeşi Simon Yates’i ise İtalya Turu’na götürme kararı alan Mitchelton-Scott’un bir daha bu konuda başı ağrımayacak. Adam Yates’in Fransa Turu öncesinde, önümüzdeki sezon Team Ineos adına yarışacağı kesinleşti ve takımıyla son Fransa Turu’nu koşuyor olacak. Yates ilk 10 için iddialı isimlerden biri ve yarışın belli bir noktasında sarı mayoyu taşıdığını da görebiliriz; ancak bunun ötesini beklemek onun için haksızlık olacaktır.

Ilnur Zakarin, Matteo Trentin ve Greg van Avermaet (CCC Team)

CCC takımı, herhangi bir genel klasman iddiasına sahip olmasa da, etap galibiyeti alma şansı bulunan ve önceki yıllarda Fransa Turu’nda etap galibiyeti almış isimlerle tura geliyor. Rus tırmanışçı Ilnur Zakarin, 2016 yılında kazandığı etap sonrasında bir etap galibiyeti elde edemese de, yokuşlarda her zaman fırsat kovalayan bir isim. Bu sene de, genel klasmancıların birbirlerini kolladığı tırmanışlarda atak yaparak etap galibiyetine gitmeyi hedefleyecektir. Matteo Trentin, sonuncusu geçen sene olmak üzere, turda daha önce üç etap kazanmış başarılı bir sprinter ve sprint etaplarında onun için çalışacak bir takımı bulunuyor. 35 yaşındaki, pelotonun en kurt isimlerinden Greg van Avermaet’e ise özellikle 10 ve 11. Etaplarda dikkat etmekte fayda var. Turda iki etap galibiyeti olan tecrübeli bisikletçinin, pelotonu bir anda gafil avlayıp, 30-40 kilometrelik bir solo kaçışla23 etap galibiyetine gittiğini görebiliriz.

Beklediğimize değecek

Bu seneki Fransa Turu, her anlamda geçmiştekilerden farklı bir yarış olacak. Dünyadaki pandemi belirsizliğinin yarışı nasıl etkileyeceği, yeni tırmanışların ve etap profilinin bisikletçilere ne gibi zorluklar getireceği ve Jumbo Visma takımının Ineos ile rekabet edip edemeyeceği merakla cevapları beklenen sorulardan bazıları. Her sene büyük bir coşkuyla beklediğimiz Fransa Turu’na, bu sene iki aylık bir gecikmeyle sonunda kavuştuk ama sanki beklediğimize değecek.


Kapak Fotoğrafı: Bettini Photo

  1. Etap Profili: Etaplar niteliklerine göre birbirlerinden farklılaşırlar. Hiçbir yükseltiye sahip olmayan düz etaplar olabileceği gibi, üst üste tırmanışların olduğu dağlık etaplar da bulunmaktadır.
  2. Peloton: Fransızca müfreze anlamına gelen bu terim, yarıştaki kalabalık ana grup demektir. Bisikletçiler, rüzgardan daha az etkilenmek için yarışın büyük bölümünde kalabalık bir grup oluşturarak yarış sonu için enerji tasarrufu yaparlar.
  3. Zamana karşı etabı: Bisikletçilerin toplu değil, sırayla start aldığı, grup oluşturamadığı etaplar. Bu etaplarda her sporcu/takım için zaman tutulur ve belirlenen rotayı en kısa sürede tamamlayan yarışçı etap galibiyetine ulaşır. Bireysel ve takım zamana karşı olarak ikiye ayrılır.
  4. Sprint Etabı: Tırmanışın olmadığı etaplarda, ana grup bozulmaz ve genellikle yarışı son bölümüne kadar bir arada götürürler. Yarış sonunda sprinter bisikletçiler arasındaki mücadeleden galip ayrılan etabı kazanır.
  5. Tırmanış kategorileri: Tırmanışlar kolaydan zora doğru dörtle bir arasında, tırmanışın uzunluğu ve kazandığı irtifaya göre kategorize edilir. Birinci kategoriden zor tırmanışlar kategori dışı (Fransızca Hors Categorie) olarak ifade edilir.
  6. Zirve Finişi: Tırmanışla sonlanan etaplara verilen isim.
  7. Genel Klasmancı: Haftalık veya üç haftalık turları kazanmayı hedefleyen bisikletçiler. Bir tura katılan tüm bisikletçiler o turu kazanmayı hedeflemez, bazıları sadece etap galibiyeti almak veya genel klasmancı takım arkadaşlarına yardımcı olmak için tura katılır.
  8. Tırmanış Etabı: Zirve finişiyle biten veya tırmanışların belirleyici konumda olduğu etaplar.
  9. Fransa Bisiklet Turu, 23 gün sürmekte ve toplam 21 etaptan oluşmaktadır. İki dinlenme günü bulunmaktadır.
  10. Fransa Bisiklet Turu son etabı Paris ChampElysees’de sprint etabı olarak noktalanır. Sprint etapları olağanüstü şartlar olmadığı takdirde genel klasman mücadelesini etkilemediği için Fransa Turu’nun son günü, genel klasmanı kazanması kesinleşen bisikletçi için kutlama etabı niteliğindedir.
  11. Yokuş Eğimi: Tırmanışın aldığı irtifa, tırmanışın uzunluğuna bölünerek, çıkan sonucun yüzle çarpılmasıyla elde edilir. Örneğin, 5km’lik bir tırmanışta 500 metre irtifa alınıyorsa, ortalama eğim %10’dur.
  12. Büyük Turlar: Takvim sırasıyla, İtalya Turu (Giro), Fransa Turu (Tour de France) ve İspanya Turu (La Vuelta)
  13. Domestik: Takım liderine yardımcı olmak için yarışa katılan bisikletçiler, bir anlamda takım liderlerinin hizmetkarları. Bu bisikletçilerin birçok konuda liderlerine destek olduğu görülse de, en önemli görevleri yarışın akışına göre tempoyu belirlemek ve liderlerinin önünde kalkan görevi görerek onların rüzgardan en az şekilde etkilenmelerini sağlamak ve bir rüzgar tüneli oluşturmaktır.
  14. Criterium du Dauphine: Her sene Fransa Turu’ndan yaklaşık üç hafta önce Alpler’de koşulan, Fransa Turu’nun en önemli hazırlık yarışı olarak adlandırılan bir haftalık tur. 2020’de pandemi sebebiyle beş gün olarak koşulmuştur.
  15. Strade Bianche: Yalnızca 2007’den beri düzenlenmesine rağmen, yarış takviminin en prestijli tek günlük yarışlarından biridir. İtalya’da düzenlenmektedir.
  16. Milano-San Remo: Yol bisikletinin beş anıtsal tek günlük yarışından biri. Adından da anlaşılabileceği gibi Milano’da başlayıp San Remo’da sona ermektedir. Anıtsal tek günlük yarışlar, hem tarihleriyle hem de zorluklarıyla diğer tek günlük yarışlardan ayrılır. Bu yarışlar: Milano-San Remo (İtalya), Ronde van Vlaanderen (Hollanda), Paris-Roubaix (Fransa), Liege-Bastogne-Liege (Belçika) ve Il Lombardia’dır (İtalya).
  17. Fransa Turu’nu son kazanan Fransız bisikletçi, 1985 yılında turu kazanan Bernard Hinault’dur.
  18. Yeşil Mayo (Sprint Mayosu): Turun en başarılı sprinterinin giydiği mayo. Sprint finişlerinde ve etap içlerindeki sprint kapılarında bisikletçilerin aldıkları puanlar toplanarak en başarılı sprinter belirlenir.
  19. Sarı Mayo: Genel klasmanda lider durumda bulunan bisikletçinin giydiği mayo.
  20. Polka Dot Mayo: Turun en başarılı tırmanışçısının giydiği mayo. Zirve finişlerinde ve etap içindeki tırmanış kapılarında toplanan puanlara göre en başarılı tırmanışçı belirlenir. Bu mayoyu taşıyan bisikletçiye “dağların kralı” da denmektedir.
  21. Sprinter: Sprint finişlerinde iddialı olan, maksimum hızı ve ivmelenmesinin yüksek olmasıyla diğerlerinden ayrılan bisikletçi.
  22. Favoriler Grubu: Özellikle tırmanışlarda, genel klasmancılar birbirlerini kollamak, yapılacak olası ataklara cevap vermek için aynı grup içinde yer almaya çalışırlar.
  23. Solo Kaçış: Bisikletçilerin, yarışın belli bir noktasında grup içinden çıkarak tek başlarına atak yapması. Rüzgardan korunma şansı olmadığından solo kaçış yapmak bir grupla beraber yarışmaktan her zaman daha zordur.

1 people reacted on this

Bir Cevap Yazın